Yumurta, içerdiği yüksek kaliteli protein; mineral, vitamin ve biyoaktif bileşen miktarı açısından anne sütünden sonra en kıymetli besin sayılıyor. Yumurta aynı zamanda, üretimi sırasında daha az enerji, su ve kaynağa ihtiyaç duymasıyla çevresel sürdürülebilirliğe de katkı sağlıyor.
Bu yıl 13 Ekim’de kutlanan Dünya Yumurta Günü’nde, yumurtanın Tek Sağlığa yaptığı katkı vurgulanıyor. Yumurta, yüksek kaliteli protein içermesi nedeniyle sağlıklı yaşam, büyüme ve gelişim için çok önemli bir besin kaynağı olmasının yanı sıra çevre dostu ve erişilebilir bir hayvan proteini olarak da sürdürülebilirliğe katkı sağlıyor.
Porsiyon başına 6 gram protein içeren yumurta, kasların güçlenmesine ve korunmasına yardımcı oluyor. Yumurtalar ayrıca sağlıklı bir zihin, vücut ve sağlıklı yaşamın desteklenmesine yardımcı olan 13 vitamin ve minerali içeriyor. Bu sayede, vücudun bağışıklık sisteminin güçlendirilmesine de destek oluyor. Anne ve bebeğin sağlıklı olabilmesi için gerekli olan amino asitlere sahip yumurta, anne karnındaki bebeğin beyin gelişimini de olumlu etkiliyor. Hafızanın güçlendirilmesine de olumlu katkı yaptığı bilimsel olarak kanıtlanmış olan yumurta, kaliteli protein içeriği sayesinde vücutta onarım faaliyetlerini artırarak, yara, yanık, enfeksiyon gibi durumlarda tedaviye katkı sağlıyor.
Birleşmiş Milletler raporuna göre, dünya nüfusunun 2050 yılına kadar 9,7 milyara ulaşması bekleniyor. World Resources Institute’na (WRI) göre, hızla artan bu talebi karşılamak için gıda üretiminin yaklaşık yüzde 60 oranında artması gerekecek. Yumurta, üretimi sırasında daha düşük sera gazı emisyon oranları ve daha az enerji, su ve kaynağa ihtiyaç duymasıyla çevresel sürdürülebilirliğe de katkı sağlıyor. Protein kaynakları başta olmak üzere gıdaya kısıtlı erişim sağlayan topluluklar için de yumurta besleyici bir seçenek oluşturuyor.
DÜNYAMIZIN GELECEĞİ İÇİN YUMURTA
Nüfus artış hızına karşın gıda tedarikinin sürdürülebilirliğinin her geçen gün zorlaştığını ifade eden MSD Hayvan Sağlığı Kanatlı ve Balık İş Birimi Direktörü Mustafa Söylemez, “Gıda güvenliğini koruyarak insanların sağlıklı ve iyi şartlarda üretilmiş yumurtalara erişimini sağlamak ve hayvan refahını artırmak oldukça önemli. Artık üretirken daha az tüketmeyi öğrenebilmeliyiz. Bu kapsamda yumurta, gezegenimizin ihtiyaçları ile bizim ihtiyaçlarımız arasında harika bir denge kuruyor; bize uygun maliyetli ve zengin bir besin içeriği sağlarken üretim sürecinde de çevreye katkı sağlıyor. Tek Sağlık kapsamında sadece bugünü ve kendimizi değil, yarınımızı ve gezegenimiz de dahil içinde yaşadığımız çevrenin de sağlığını düşünmeliyiz,” dedi.
MSD HAYVAN SAĞLIĞI HAKKINDA
Dünyada önde gelen biyofarmasötik şirketi olan MSD, 130 yıldır, pek çok zorlu hastalığa karşı ilaç ve aşı geliştirerek yaşam için keşfediyor. MSD Hayvan Sağlığı ise, Kenilworth, N.J., ABD merkezli Merck & Co., Inc. Şirketinin global hayvan sağlığı birimidir. MSD “Daha Sağlıklı Hayvanlar İçin Bilim®” vizyonu doğrultusunda hayvanları iyileştirmek ve daha sağlıklı olmalarını sağlamak üzere çalışmakta; veteriner hekimler, çiftçiler, üreticiler, evcil havyan sahipleri ve hükümetlere, veterinerlik ürünleri, aşılar ve sağlık yönetim çözümlerinin yanı sıra, dijital kimlik ve izleme ürünleri gibi hizmetlerden oluşan geniş bir portföyde hizmet sunmaktadır. Hayvanların sağlığını, refahını ve performansını korumayı ve geliştirmeyi amaçlayan MSD Hayvan Sağlığı, dinamik ve kapsamlı Ar-Ge çalışmalarının yanı sıra modern ve küresel tedarik zincirine de büyük yatırımlar yapmaktadır. 50’den fazla ülkede faaliyet gösteren şirketin ürünleri yaklaşık 150 pazarda satılmaktadır.
MSD Hayvan Sağlığı, Türkiye hayvan sağlığı pazarına 30 yıldan uzun bir süredir faaliyetlerini sürdürmektedir. Daha fazla bilgi için www.msd-hayvan-sagligi.com adresini ziyaret edebilir veya Facebook , Instagram ve LinkedIn üzerinden bizimle iletişime geçebilirsiniz.
Yorum Yazın