Vedat Milor’un başlattığı “Kayseri pastırması mı Kastamonu pastırması mı?” sorusuna cevap, ünlü Kastamonu Canlılar Pastırma ve Sucuk markasının sahibi Tolgahan Karaosmanoğlu’ndan geldi; “Fiyat artışı nedeniyle tepki görmüyoruz çünkü biz Kayseri’den farklı olarak geleneksel yöntemlerle pastırma üretmeye devam ediyoruz. Biz, Kayseri üreticileri gibi üretimi makineleştirmedik. Büyük emeklerle eski sistemi sürdürüyor, pastırmalarımızı doğal ortamda açık havada kurutuyoruz, bıçakla doğruyoruz…”
Kastamonulu pastırma üreticisinin büyük ölçekte üretim yapmak gibi bir hedefi yok. Dört kuşaktır pastırmacılık yapan Tolgahan Karaosmanoğlu, “Pastırma üretiminin seri üretime dönmesini yanlış buluyoruz. Katkı maddesi kullanmadan yaptığımız pastırmaları kendi müşterimize ulaştırabiliyoruz. Bu yüzden market raflarında yer almıyoruz. Sadece kendi dükkanlarımızdan satış yapıyoruz ya da kargoluyoruz” diyor.
Katkısız, güneşte kuruyan en lezzetli pastırma
Kastamonulu üretici pastırmayı adeta gurme ürün halinde sunarken Kayseri pastırmaları pek çok markette vakumlu halde bulunabiliyor. Raf ömrü uzun olsun diye farklı katkı maddeleri ile kullanılabiliyor. Oysa Kastamonu pastırması hala katkı maddesi eklenmeden, fırınlanma yapılmadan ve daha da önemlisi el emeği ile doğal olarak üretiliyor. Bu yüzden doğrandıktan sonra tazeyken en fazla 10 gün içerisinde tüketilmesi gerekiyor.
Damak tadı olan kişiler Kastamonu pastırmasını seçiyor!
Kayseri pastırması ve Kastamonu pastırması arasında uzun zamandır kıyaslama yapılıyor fakat belli ki Kastamonu açık ara gurme pastırma da önderliğini ilan etmiş görünüyor. Tolgahan Karaosmanoğlu, “Biz hayvanın sırt ve antrikot gibi en yumuşak ve lezzetli kısımlarını kullanırken Kayserili üretici parça parça tüm kısımlarını pastırmaya ekliyor. Et fiyatları zaten yüksek ve Kayseri’yle fiyatlarımız kıyaslandığında bizim fiyatlarımız oldukça makul kalıyor. Ve kesinlikle daha seçkin, damak tadı olan bir kitleye hitap ediyoruz” diyor.
Yorum Yazın